Girdi yapan

Hitap Muhatabını Bulur

“Hitap muhatabını bulur.’’ inancıyla yazdığım şeyler sosyal medyada hiçbir şekilde muhatabı olmayacak nice insanı buldu. O insanlar da bu vesileyle beni buldu tabii ki. Ama yine de bu bağlamda yazmak istemiyorum. ‘’Entelektüel olmak, yapamıyor olmanın tesellisidir aslında. Bir enstrüman çalamayıp virtüözleri dinleyen, bir şeyler yazamayıp iyi kitapları okuyan, yaratamayıp yaratılanları bilmekle tatmin olan… Yapamamak hıncı, […]

,

Rus Azizlerinde Paganizm Unsurları

[ Türk Dünyası Araştırmaları dergisinin 241. sayısında yayımlanan “Hristiyanlığın Kabulünden 20. Yüzyıla Kadar Rusya’da Çift İnançlılık (Dvoverie)” makalesinden alınmıştır.] Rusya’da Hristiyanlığın 10. yüzyıldan itibaren yayılmaya başladığı ifade edilmiş ve bu yüzyılın sonuna doğru ise ilk kiliseler meydana getirilmiştir. Ruslar, Hristiyanlığı kabul ettikten sonra eski ve yanlış olarak tanımladıkları inançlardan kurtulduklarını, Hristiyanlığın Ruslara birlik ve beraberlik […]

Sevda Sancısı

Dilimde sevda türküsü Bir sır ki kimsenin cesareti yok çözmeye Gözleri silah vurur ta gönlümden Kılıcını kuşanmış o er ki Taht kurmuş bin yıldır sızlayan yerimde Hasretim mağlup düştüğüm gözlerine Atlar da ağlar oldu ahvalime Söyle bu hasret biter mi Bu acı diner mi bedbaht ömrümde Ortasında kaldığım bu savaşın Sancısı da bana kaldı Bir […]

,

Tarihimizi Canlı Tutmak

İnsan topluluklarının geçmişten bugüne kadar varlığını devam ettirebilmesi dünyaya sağlam tutunabilmesi için tarih bilgisi ve bilinci çok ama çok önemli bir husustur. Sadece bir millete ait olan ve onu diğerlerinden ayıran bazı özellikler vardır. Bu özellikler bir arada toplanarak o milletin kendine özgü kültürünü meydana getirir. Bu kültür, o milletin varoluşundan beri biriktirdiği ahlaki, manevi […]

Estergon Kal’ası’ndan Bize Kalan

  Macaristan tarihinin en önemli yapılarından olan kale, piskoposlar tarafından 13.yy.da inşa edildi. Bizimle olan ilişkilerine gelmeden önce 14 ve 15.yy.larda çeşitli yağmalara uğrayan Estergon Kalesi, önemli siyasileri ve bilim adamlarını ağırlamış, Macaristan için önemini korumaya devam etmiştir[2].   Estergon Kalesi’nin Osmanlı İmparatorluğu’nun eline geçme hikâyesi 1526 yılında Osmanlı ve Macaristan arasında yapılan Mohaç Savaşı […]

, ,

Bir Pazarlama Yaklaşımı Olarak “Antroposantrizm”

Pazarlamanın evrelerine baktığımız zaman üretimden insana doğru bir eğilim olduğu görülmektedir. Üretime yönelik pazarlama ile başlayan serüven müşteriye yönelik pazarlamaya doğru değişim ve gelişim göstermiştir. Bunun en büyük sebeplerinden biri olarak küreselleşmeyi gösterebiliriz. Küreselleşmenin 90’lı yıllardan sonra büyük bir ivme kazanmasıyla birlikte pazarlama stratejileri de değişim göstermiştir. Küreselleşmenin bir getirisi olarak ele alacak olursak kitle […]

Bleda Yaman’dan Poetikaya Dair 10 Kitap Önerisi

1) Şiir Sanatı, Erdoğan ALKAN, Tün Kitap     Yeni başucu kitabım olan bu kıymetli eseri özellikle edebiyatçı genç arkadaşlara tavsiye ederim. Uzun süredir baskısı olmayan Şiir Sanatı, -aynı zamanda Mülkiyeli olan- şair ve çevirmen Erdoğan Alkan’ın takdire şayan dikkati ve tecrübesi ile okuyucuya doyurucu bir tat vadediyor. Tün Kitap, son zamanlarda bastığı güzel kitaplarla gündemde. […]

Bir Sivil Diplomasi Örneği: YATA

Son yıllarda komplo teorilerinin kaynağı olan Türk Atlantik Gençlik Konseyi veya bilinen adıyla YATA Türkiye hakkında dolaşan iddialara karşı kamuoyunda oluşan merakın giderilmesi açısından kendimizi anlatma ihtiyacı hasıl oldu. Bu satırları yazdıktan kısa bir süre sonra YATA Türkiye, çevrimiçi genel kuruluyla yeni yönetim kurulunu belirleyecek. 52 üyeden oluşan teşkilatımız genel yıllık durumunu masaya yatıracak. Peki […]

Bir Krizin Anatomisi “Büyük Buhran”

“Aç insanların gözlerinde giderek büyüyen bir gazap oluşuyor. Ruhlarında yumru yumru gazap üzümleri oluşuyor, büyüyor, ağırlaşıyor, bağ bozumuna hazırlanıyor.” John Steinbeck, Gazap Üzümleri John Steinbeck, Gazap Üzümlerini yazdığı vakit Amerika’da başlayan Büyük Buhran dünyayı kasıp kavuruyordu. İnsanlar, taşıyabildikleri umutlarıyla birlikte tarlalarını bırakıp yeni bir arayış içinde Batıda yeni kurulmaya başlanan California eyaletine göç etmeye başlamışlardı. […]

“Vatandaş Türkçe Konuş!”

Türkçe, kendisinin bir “ideoloji malzemesi” olmadığını ve olmaması gerektiğini söyleyenlerin rağmına Türkiye’deki siyasî kutuplaşmanın kendisinde mükemmelen tecelli edebildiği tek yapı olmayı sürdürüyor. Dilin taşıdığı bu politize olmuşluk yeni bir vakıa da değil. Türkçenin, sadeleşmeye dair özlemlerin başladığı ilk andan itibaren yenilik arzusu taşıyanlarla muhafazakârların arasında açılmaya başlayan makası takip ederek farklı yönlere seyrettiğini gözlemlemek mümkün. […]