Yalnızken Kırılan Son Lades Kemiği

Türlü fısıltılar içinde kendime bir söz verdim
Her dalgada daha da dibe batan umut mürettebatını
Sevabına değil, işlenecek günahlar adına kurtaracağım
Üstü tortulaşmış insanlığın adına
Zayıf, kof hayaller kuracağım
Ruhum, anaokulu iktidarlarından çok şey öğrendi denilebilir
Yalın olmak adına sarf edilen cihadı ilk orda keşfettim çünkü
Öğrendim, silahsız da bir devrim pek tabi yapılabilirdi
Zırhımın düğmelerini tek tek çözdüm
Oyuncak ayımı emniyete aldım
Ve üfledim
İnsan yapan ne varsa atlara bindirip sofuluk uğruna adem edip sürükledim
Temsil ettiler yalnızlık dininin hoşgörü hoş görmezliğini
Kendisiyle üç saat yalnız kalamayan et parçaları
Düşüncelerimle bir ömürlük boyut aştı

Ben,
Bir yalnızlık peygamberi
Kalabalık kâfirine karşı.
Tüm nasihatim kendinle yalnız kalmandır
Yüz yüzebildiğince imgenin zarifliğiyle
Benliğini âyan et tüm dünya öpsün onu
Gül herkesin yüzüne, sonra gel gülün karşısına gülümse
Dudağımdan çıkan her kelam senin farz-ı yalanındır, işle
Sonsuz lütuf var sana yalnız kaldığın müddetçe
Soğuk, hastalık garip etmez seni
Kendi kulaklarına konuştuğun müddetçe

YAZAR

Bahadır Mert Demirkazık

EDİTÖR

Ekrem Müftüoğlu

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir