Girdi yapan

Râyihâ

Mevsim soğuk, dalları budanmış bir kestaneninRüzgâr meltem yoksunluktan bîhaber yüzündeRâyihâ dargın, titrek bir dost ağıdı mırıldanıyorDost bilmez, sesinden tanınmaz, sâhibi meçhulOkunan her kasîdede telaşa kapılıp sen diyebilenÖrtün üzerini Râyihâ, avucum kınalı kızıl yaradanCam kırıkları batıyor tenine vebâli gölgeliklerdenDokun pervâ ile, yabancı bir duyguyu duyar gibiVefâna minnet eyleyen kuşun kırılgan kanatlarıBuz dağının zâhirinde kalan bir dal […]

Âfrâze – Münâcât

Nağme söylerim heybeden, ben uslanmaz şirâzeUsludan yeğce hâlim mahvolmuş senden Âfrâze Mahcûbum, besmelesiz andığım ismine mahcupBâriz bir müsabaka bu; sen gâlipsin, ben mağlupKırk bin kez yenildim sana, kırk kat daha kızardımVuslat var denilseydi, kırk kez daha sen yazardımSen ki sonsuz bir deryâ, ben susuz ve târumârımTek yudum almam da teninden, çatlar bûtimârımÇatlasın! Hem belki pay […]

Küheylân

Seyyâha gem vurulmuş, aşılmaz memnûlardasın Gâlip gelinmez harpten, beklenen muştulardasın Düşlerde kayboldum, bilmem hangi uykulardasın Gizlensen de gizsen de kendinde bulanınım ben Alnında noktalanmış elif, cümlenden mahrûmum Yabancısın hâlime, ferman dinlemez mevhûmum Rûhum karışırken toprağa, yâdinden merhûmum Söylesen de sussan da gönülden duyanınım ben Kahrınla gamzedeyim, hem meftûnum vahasına Şerbet olsun zehrinden, kabûlüm ben dahasına […]